Bu Blogda Ara

25 Aralık 2024 Çarşamba

Kâbus Bitti

Özlemişiz, maç saatini beklemeyi. Özlemişiz, televizyon karşısında doksan dakika heyecan yaşamayı. Özlemişiz, “Haftaya maçımız var!” demeyi. Özlemişiz, deplasmana giden taraftarı maç sonunda yalnız bırakmayan yönetimi ve başkanı. Özlemişiz, “Taraftarla barışacağız” diyerek ortada bir sıkıntı olduğunu gören ve kabul eden başkanı. Adanaspor adına ve armasına reva görülen rezaletleri yaşamak istemiyoruz hepsi bu aslında. O rezalete katlanamadığımız için özlemişiz bu ortamı. Ergin Başkan, kulübü devraldığından beri geçen kısacık sürede özlediğimiz ne varsa yaptı, istemediğimiz ne varsa uzak durdu. Süper lige çıktığımız tarihten itibaren uykuları bize haram eden bir kabustan uyandık. Bizler, Amedspor maçında tribünleri doldurarak Ergin Başkan’ın bize uzattığı eli sıkıca tutacağız elbette. O tribünleri doldurarak Ergin Başkan’a: “Buradayız, seninleyiz, yanındayız.” derken eski yönetime de: “Sorun bizde değil sizde ve batası yönetim anlayışınızdaydı.” diyeceğiz. Amedspor maçında tribünde olmamanın açıklaması yoktur. Takımın eksikliği, güçsüzlüğü mazeret değildir. Çünkü biz o maça galibiyet için gitmeyeceğiz. ARMANIN VE TARAFTARIN DEĞERİNİ BİLEN BİR YÖNETİME HOŞ GELDİN demek için gideceğiz. Fatin Murat SEFERBEYOĞLU 25.12.2024

24 Aralık 2024 Salı

Eric Cantona Aforizmaları, hemen yanda, sürekli güncellenerek sol sütünda: Patronaj futboluna razı olan taraftar kaderine de razı olacak.

Cantona

Eri©Cantona
Bir futbol muhalifi... Yetmez, bir futbol hiddeti… Öfkesi kendinde güzel adam... Tribünlere uçan tekme... Bilir çünkü, herkes haddini bilecek, anlatır da öylece. Prensip meselesidir anlatmak, nasıl anlatacağını kendin tayin etmek. Futbolu bıraktıktan sonra bir tiyatro grubu kurar. Ne güzel! Geçenlerde bir Fransız filminde izledim. Anlaşılanından: )) Mafyanın adamı, Babanın sağ kolu ve de Babanın sevgilisine âşık... Ama bunu demeyecek kadar da delikanlı. Filmdir evet, hep kurgu. Olsun. Ama filmin sonunda hayatta kalabilen tek adamdır: )) Arada güzel çıkışlar yapar, taşı gediğine koyar. Geçenlerde ne güzel dediydi: “Yüz binlerce insan gidip bankalardan parasını çeksin, kapitalizm çöksün” diye… Cantona bu, adamın hayatla bir meselesi var. Güzel insan. Telaşlanıvermiş o tefeci bankacılar, karşı açıklamalar gelmiş. Ama eminim susmaları gereken yerde de susmuşlardır. Uçan tekme için biraz geçse de uçan bir sille pek ala mümkündür. Hürmetler Mösyölerin hası Eric Cantona…

23 Aralık 2024 Pazartesi

umuda yolculuk

Umuda yolculuk Ankara deplasmanında başladı. Üstelik zorlu bir rakibe karşı. Yusuf Şimşek maçın 2. yarısında sahaya dokunuşu 3 puanı getirdi. Özellikle zayıf kanadımız sağ tarafta Ferhat aksamaya başlayınca oyuna 61. Dakikada müdahale ederek takımın ilk golünü atan Feyzi’yi sağ beke çekip aksamaların önüne geçmekle kalmadı oyuna aldığı Metehan’da geçmiş maçlarda yapamadığı temiz gol vuruşunu zorda olsa bu maçta yaparak skoru 0-2’ye getirdi. Rakibin cılız atakları bizim sevincimize gölge olamadı. devamını beklemek artık hakkımız. Oyuncuların güçlü ve daha istekli olmalarının nedeni de Yusuf Şimşek. Diri bir takıma karşı bile ikili mücadelelerde 74/55 daha iyiyiz. Pek uzun boylu olmayan bir takım olmamıza rağmen hava toplarında 34/17 üstünlüğümüz olunca mücadele ederek skoru alıyorsunuz. Ligin en çok gol yiyen 2. takımı olan Adanaspor, Gençlerbirliği karşısında 1-2 cılız pozisyon verdi. Takımın inancını ve direncini artıran Yusuf Şimşek için "galibiyetin mimarıdır" diyebiliriz. Geliştirmemiz gereken yanlarımız tabii ki çok. Yeni transferler ile beraber her şey GÜZEL olacak. Ahmet Gültekin

Yusuf Şimşek, Yüksek Mimar

Yazının başlığı Yusuf Şimşek. Adanaspor'u adeta diriltti, yeniden şekillendirdi, futbolculara tek tek yeni işlevler verdi. Mehmet Fevzi'den hem sol hem de sağ bek, ayrıca golcü yarattı. Ferhat'ı tekrar kazandı. Yippe Yippe hücumda ve savunmada bir jokere dönüştü. Dikaite küçük bir dinamo, sahaya atılmış havai fişek oldu. Harun da kendi buldu, maç boyunca pozitif bir performans sergiler oldu. Bütün futbolcuları tek tek sayabiliriz bu manada. Tabi Dabo galiba hala sezonu açmadı. Metehan da muhtemelen üzerindeki seyirci baskısıyla oynuyor. Dilerim attığı gol onun kendi futbol geleceği için olumlu bir süreci başlatır. Takımda yardımlaşma en üst seviyeye çıktı. Bunu Yusuf Şimşek döneminde görebiliyoruz. Yeni yönetim için de müthiş bir avans oldu bu galibiyet. Taraftarın özlediği günler bunlar. Konuşmak, tartışmak, tahmin etmek, ummak, transfer ama iyi transfer beklemek. İki maç erken, ilk devrenin son karşılaşmasını oynadık. Garip bir tatil, ikinci yarı ve transfer programı olacak. Yani transfer dönemi 3. sırada ne yazık ki... Şimdi tatmin edici bir transfer dönemi umuyoruz. Bu sezon takımı şampiyon yapacak filan değil, ligde tutacak birtakım transfer hamleleri bekliyoruz. Dilerim bu 2 galibiyet yönetimi olan kadroya razı etmez, çünkü ünümüzde çok zorlı 21 maç daha var. Bu 21 maç önümüzdeki sezonun planlarını belirleyecek. Vira! Güzel Yurdum Adanaspor'um.

22 Aralık 2024 Pazar

Gençlerbirliği & Adanaspor

Gençlerbirliği 23 puanda. Bu puana 6 galibiyet 5 beraberlikle ulaşmış. 5 de yenilgi. Yenilebilen bir takım yani. Beraberlik de sıkça yaşadığı sonuç olmuş. 17 gol atıp 17 gol yemiş. Yani bizden sadece 3 gol fazla atmış. Ve tabi 16 gol az yemiş. Yusuf Şimşek sonrası Adanaspor bir oyun tavrı koymaya başladı. Daha az yiyoruz, daha dirençliyiz, daha çok varlık gösteriyor. Bu arada galiba hepimizin unutamayacağı bir gol var ki o uzatmanın uzatmasında gelen Sakarya golü epeyce can sıktı. Kocaeli maçını hakem yardımıyla kaybettiğimiz de kayda geçsin. Nedir? Yusuf Hoca takımda fark yarattı. Buna göre, Gençlerbirliği Adanaspor karşılaşmasını, yeni yönetimin moral ve motivasyonuyla, bir galibiyet maçı olarak düşünmek için elimizde yeterince veri var. Tabi bu iddia kâğıt üzerinde, koca bir varsayım. Bu arada Gençlerin Kocaeli, Keçiören, Çorum, Urfa, Manisa takımlarına yenildiğini; zorlu son iki Karagümrük (3), Bandırma (1) maçlarından 4 puan çıkardığını da belirtmeli. Ayağımıza az fırsat geçecektir, bunları değerlendirecek beceriyi göstermek adeta bir mecburiyettir. Güzel Yurdum Adanaspor’um.

20 Aralık 2024 Cuma

Semantik Açıdan Bir “Aynen Öyle” Güzellemesi

(Epeyce eski bir yazıyı yine paylaşalım)
Dedim, hava güneşli ama pek soğuk. Titreyerek dedi, aynen öyle. Dedim, sen de üşüyorsun o zaman. Onayladı. Dedi, aynen öyle. Dedim, memleket bu aralar böyle. Çaresizdi ne yazık ve vah ki. Dedi, aynen öyle. Dedim, keşke iki çorap giyseydim. Kendi ayaklarına baktı. Dedi, aynen öyle. Bunu, “ben de” der gibi kullandın değil mi dedim. Anlamadaki beceriksizliğimi yüzüme vurmadan dedi, aynen öyle. Dedim, geceleri daha da soğuk bir de sahte kömür olunca şehir de fena oluyor dumandan. Tebessüm etti, dedi aynen öyle. Bunlar malum kömürden oluyor galiba. Dedi, aynennn öyle. Dedim, şeyden kalma zannederim. Dedi, aynen öyle, aynen öyle. Dedim sen de yakıyor musun evde şöyle. Biraz mahcup, dedi, yav aynen öyle. Dedim, dumansız saha ihlal ediliyor ama. Hiddetlenmişti. Dedi, aynen öyle. Dedim kış bitince soğuktan ve o sahanın dumanlarından kurtuluruz. Umutlandı memleket için. Dedi, aynen öyle. Dedim, keşke sigara kadar o kömürle de savaşsak. İğdiş edilmiş bilinçlere adeta tokat atarak dedi, ayyynen öyle. Dedim, durum vahim. Duruldu. Dedi, aynen öyle. Dedim, bunu son zamlar için dedim. Başını salladı elleri boş ceplerinde. Dedi, aynen öyle! Dedim, belimizi büktüler. Sövmedi ama dedi, aaaynen öyle. Dedim, sohbet ne güzel gidiyor. Memnun memnun, dedi, aynen öyle. Dedim, fakat tıkandık bir yerde. Kahkaha atarak dedi, ayneeen öyle. Dedim, havalar gibi takım da kötü gidiyor. Üzüldü, dedi aynen öyle. Bakıştık bir an. Dedim, sanırım yine sağlam transferler yok. Yarasını deşmiştim, dedi, aynen öyle. Dedim bir de hakemler… Kesti lafımı, dedi aynen öyle. Sürpriz bir hamle yapıp yeni bir cümle ile küfretti, bu kez ben sazı aldım, dedim aynen öyle. Dedim şu gelişmeler Holivut filmleri tadında. Hatta “Tiranlar Çarpışıyor” filan. Netameli konulara girmek istemez gibi, kısa keserek dedi vallahi aynen öyle. Yargıya dairbir şeyler buyurmuş efendimiz, güzel bir ileri demokrasi hamlesi değil mi üstat, dedim. Şöyle bir bakındı ilgisiz görünmeye çalışır gibi, dedi aynen, aynen! Ama çelişik bir şeycik değil midir bu? Sanki bin yıl sustuk. Rüzgâr uğultu yapıyor, duymadın beni galiba dedim. Aynen öylesi, bu kez sertti. Tırstım. Çok mu konuştum lan, diye düşünmedim de değil. Sonra sustuk. Susmak için susmadık, ‘aynen öyle’ler yorgun düştüğü için sustuk. Dedim, iyi ki ‘aynen öyle’ var. Başını salladı bilgece, dedi aynen öyle. Dedim, eskiden üç yüz beş yüz kelimeyle konuşuyoruz diye yakınıyorduk, şimdi iki kelimeye düştük. Türkçenin bu son hali için kahroldu adeta, ağlamaklı dedi, aynen öyle. Onu daha fazla üzemezdim. Ben gideyim artık, sağlıcakla kal dedim. Rahatladı, dedi, aynen öyle. Bunu, “sen de” anlamında kullandın galiba dedim. Kıt anlayışıma sitem ve çokanlamlılığa bir saygı duruşuyla dedi, aynen öyle! Mahcup olmuştum. Gidip iki tek rakı atalım diyecektim, fakat bunun sorusunu bir ‘aynen öyle’ cevabına nasıl denk getireceğimi bilemediğimden vazgeçtim bu maceradan. Anlam-yorum gücümü geliştirmek için biraz daha okumalıyım dedim giderken. Aynen öyle dedi. Bunu “ben de” anlamında değil, halime üzülerek, “geliştir kendini evladım” anlamında, evet git oku vurgusuyla söyledi. Mırıldandım, aynen öyle, ile. Ve kişisel gelişimimin kapılarını açmıştım ben böyle. Ne dediğini duyar gibi oldum, zihnimin içinde yankılanan bir elektrosaz sedası ile: aayy-neyn-neyn-neynnn ööyyle-le-le-le… Ulan!

üçüncü yeni

Eski yönetim yani sahip gitti. 19 yıl. Dile kolay. Şimdi “üçüncü” bir yeni döneme giriyoruz. Yaklaşık 30 yıllık bir tecrübe var Adanaspor taraftarında patronaj manasında. Doğal olarak maziyi iyisiyle kötüsüyle biliyoruz. Yaşadık, gördük. • Peki şimdi? • Bu çok zorlu “üçüncü yeni”de neler olacak? • Bilmiyoruz. Bu sezonu kurtarabilecek miyiz? Bilmiyoruz. Yeni yönetim maneviyatta ekside olan bir kulüpte tabi ki artılarla başlayacak taraftar için. İlerleyen sezonlarda ne olacak, bilmiyoruz. O ilk heyecan devam edecek mi, öncekilerde olduğu gibi sönümlenecek mi? Bilmiyoruz. Taraftar onca travmadan sonra önümüzdeki ilk maça umulan ilgiyi gösterecek mi? Bilmiyoruz. • Ben tribünlerde olacağım ve destekleyeceğim. • Genel olarak yeni bir umut, coşkulu bir hava var. • Dileğimiz “sahip çıkanın” eskilerde olduğu gibi “sahip” hissiyatına evrilmemesi. • Taraftarın makul bir süreçte üstüne düşeni yapacağını biliyoruz. • Başarıyı yapılanmanın getireceğini biliyoruz. Sabretmek gerektiğini biliyoruz. Bütün mermilerin birden tüketilmemesinin şart olduğunu komşu tecrübeyle biliyoruz. Adanaspor Taraftarının vefa ve tavır aksiyonunun yüksek olduğunu biliyoruz. Fakat yarın ne olacak, bilmiyoruz. Uzaktan seyretmeden, destek olup yaşayarak göreceğiz.